(Granatapfelbaum / Granadier / Pomegranate / Rümman / Punica granatum / Pommegranate / Grenadier) Haziran-temmuz aylarinda kirmizi renkli çiçekler açan, iki ile bes metre boylarinda agaççiklar. Gövdeleri gayri muntazamdir. Yapraklar karsilikli, kisa sapli ve kirmizi kenarlidir. Çiçekler kismen sapsiz, tek tek ve birkaçi birarada bulunur. Çanak yapraklari kirmizi renkli, dökülmeyen ve etlidir. Meyveleri küre seklinde ve portakal büyüklügünde, önceleri yesil, olgunlukta kirmizimsi renkte, derimsi kabuklu, çok tohumlu ve etlidir. Meyvenin yenen kismi, tohumlarinin etli ve bol usâreli olan kabugudur.
Türkiye’de yetistigi yerler: Bati ve Güneydogu Anadolu.
Kullanildigi yerler: Bitkinin tohumlari meyve olarak yenildigi gibi, gövde-kök ve dal kabuklari ile meyve kabugu da tibbî olarak kullanilir. Kök ve gövde kabugu tanen, nisasta ve alkaloitler (pelletierin) tasir. Nar meyvesi kabugu tanen, triterpenler ve az alkaloitler ihtivâ eder. Nar agaci kabugu çok eskiden beri bilhassa barsak seritlerine (tenyalara) karsi kullanilir. Yalniz zehirlenmelere yol açabileceginden dikkatli olunmalidir. Nar meyvesi kabugu, ishale karsi (% 15’lik) çay hâlinde kullanilabilir. Ayrica yün iplikler, sarimsi renklere boyanabilir. Hadîs-i serîfte nar meyvesi medhedilmistir: “Her narda bir damla cennet suyu vardir.” ve; “Nari içindeki zari ile beraber yiyiniz, çünkü mîdeyi temizler.” buyrulmaktadir. Nar, çarpintiya iyidir. Mîdeyi kuvvetlendirir. Et kismi ile sikilip içilirse, safra söker, pekligi giderir.
Nar meyvesinin % 15’inin karbonhidrat, % 0.8’inin protein olduğunu, ayrıca B1 ve B2 vitaminleri ile kalsiyum, fosfor ve demir bakımından zengin bir meyvedir. “Nar mideyi temizlemekte, deniz tutmasına karşı iyi gelmektedir. Ayrıca nar içindeki zarları ile yendiğinde mide ülserini iyileştirmektedir.”
Nar suyunun böbrek ve karaciğer hastalıklarına karşı çok faydalı olduğuna dikkati çeken Turan Karadeniz, şu bilgileri veriyor :
-Nar suyu yüksek tansiyon hastalığının tedavisinde, kalp ağrıları nda, basur hastalığının tedavisinde faydalı olmaktadır.
-Böbrek zafiyetine karşı nar suyu içilmesi yararlıdır.
-Nar suyunun harareti giderice özelliği bulunmakta, şeker ve kurdeşen hastalığına iyi gelmektedir.
-Kalbi kuvvetlendiren nar suyu, karaciğer zafiyetini gidermekte, mide iltihabını ve ağrısını geçirmektedir.
-Nar ekşisinin şeker hastalarına tavsiye edilmektedir.
-Nar şırasının şekerle hazırlanan şerbetinin idrar söktürücü özelliği vardır.
-Romatizma ağrılarının hissedildiği eklem ve uzuvlara nar şırası sürüldüğünde, ağrı kesici özelliği bulunmaktadır.
-Bayılmalara karşı nar şerbeti içilmelidir. Tatlı nar suyu, ses kısıklığı ve zatürreye karşı şifalıdır" diye konuştu.
Karadeniz, narın meyvesi ve suyunun yanı sıra çiçekleri ve kabuğunun da çeşitli yararları olduğunu kaydederek,
-Nar çiçeği bağırsak yara ve iltihaplarını iyileştirir.
-Boyun tutulmasında nar çiçeği lapası boyna konursa şifalı gelir.
-Narın kabuğu çay gibi demlenerek içildiğinde, mide ve bağırsak hastalıkları ile ishal ve dizanteriye karşı oldukça faydalı olmaktadır, dedi.
Karadeniz, zehirli hayvanların nar ağacının yetiştiği yere gelmediğini, nar kabuklarının evlerde böcek zararına karşı kullanıldığını söyledi.
Mucizevi meyvenin market raflarında satılan suları ise bu faydaları sağlamaktan uzak. Pastörizasyon işlemi ve kutuda bekleme sonucunda meyvenin besin değerinde kayıplar oluşabiliyor. Meyveyi taze olarak yemeli veya sıkılmış suyunu içmeli.
Türkiye’de yetistigi yerler: Bati ve Güneydogu Anadolu.
Kullanildigi yerler: Bitkinin tohumlari meyve olarak yenildigi gibi, gövde-kök ve dal kabuklari ile meyve kabugu da tibbî olarak kullanilir. Kök ve gövde kabugu tanen, nisasta ve alkaloitler (pelletierin) tasir. Nar meyvesi kabugu tanen, triterpenler ve az alkaloitler ihtivâ eder. Nar agaci kabugu çok eskiden beri bilhassa barsak seritlerine (tenyalara) karsi kullanilir. Yalniz zehirlenmelere yol açabileceginden dikkatli olunmalidir. Nar meyvesi kabugu, ishale karsi (% 15’lik) çay hâlinde kullanilabilir. Ayrica yün iplikler, sarimsi renklere boyanabilir. Hadîs-i serîfte nar meyvesi medhedilmistir: “Her narda bir damla cennet suyu vardir.” ve; “Nari içindeki zari ile beraber yiyiniz, çünkü mîdeyi temizler.” buyrulmaktadir. Nar, çarpintiya iyidir. Mîdeyi kuvvetlendirir. Et kismi ile sikilip içilirse, safra söker, pekligi giderir.
Nar meyvesinin % 15’inin karbonhidrat, % 0.8’inin protein olduğunu, ayrıca B1 ve B2 vitaminleri ile kalsiyum, fosfor ve demir bakımından zengin bir meyvedir. “Nar mideyi temizlemekte, deniz tutmasına karşı iyi gelmektedir. Ayrıca nar içindeki zarları ile yendiğinde mide ülserini iyileştirmektedir.”
Nar suyunun böbrek ve karaciğer hastalıklarına karşı çok faydalı olduğuna dikkati çeken Turan Karadeniz, şu bilgileri veriyor :
-Nar suyu yüksek tansiyon hastalığının tedavisinde, kalp ağrıları nda, basur hastalığının tedavisinde faydalı olmaktadır.
-Böbrek zafiyetine karşı nar suyu içilmesi yararlıdır.
-Nar suyunun harareti giderice özelliği bulunmakta, şeker ve kurdeşen hastalığına iyi gelmektedir.
-Kalbi kuvvetlendiren nar suyu, karaciğer zafiyetini gidermekte, mide iltihabını ve ağrısını geçirmektedir.
-Nar ekşisinin şeker hastalarına tavsiye edilmektedir.
-Nar şırasının şekerle hazırlanan şerbetinin idrar söktürücü özelliği vardır.
-Romatizma ağrılarının hissedildiği eklem ve uzuvlara nar şırası sürüldüğünde, ağrı kesici özelliği bulunmaktadır.
-Bayılmalara karşı nar şerbeti içilmelidir. Tatlı nar suyu, ses kısıklığı ve zatürreye karşı şifalıdır" diye konuştu.
Karadeniz, narın meyvesi ve suyunun yanı sıra çiçekleri ve kabuğunun da çeşitli yararları olduğunu kaydederek,
-Nar çiçeği bağırsak yara ve iltihaplarını iyileştirir.
-Boyun tutulmasında nar çiçeği lapası boyna konursa şifalı gelir.
-Narın kabuğu çay gibi demlenerek içildiğinde, mide ve bağırsak hastalıkları ile ishal ve dizanteriye karşı oldukça faydalı olmaktadır, dedi.
Karadeniz, zehirli hayvanların nar ağacının yetiştiği yere gelmediğini, nar kabuklarının evlerde böcek zararına karşı kullanıldığını söyledi.
Mucizevi meyvenin market raflarında satılan suları ise bu faydaları sağlamaktan uzak. Pastörizasyon işlemi ve kutuda bekleme sonucunda meyvenin besin değerinde kayıplar oluşabiliyor. Meyveyi taze olarak yemeli veya sıkılmış suyunu içmeli.